Bir gün gökyüzü beklenmedik bir şekilde değişti. Mavi yerine yeşil yağmur yağmaya başladı. Başlangıçta kimse ne olduğunu anlayamadı. Yeşil damlalar yere düştükçe çimenler hızla büyüyor, ağaçlar devleşiyordu. İnsanlar şaşkınlık içinde gökyüzüne baktı, ancak yağmurun ardı arkası kesilmiyordu. Kısa sürede sokaklar yemyeşil bir örtüyle kaplandı.
İlk başta herkes bu olayı bir mucize gibi gördü. Çocuklar yeşil su birikintilerinde neşeyle oynarken, yetişkinler bu doğa harikasını hayranlıkla izliyordu. Ancak günler geçtikçe bu güzelliğin ardındaki tehlike ortaya çıkmaya başladı. Evlerin duvarları yosunlarla kaplandı, yollar kaygan bir hâle geldi. En kötüsü de şehirdeki tüm elektronik cihazlar bu yeşil sıvıya dayanamayıp bozuldu.
Bilim insanları durumu incelemeye başladı. Bu yağmurun kimyasal bir tepkimenin sonucu olduğu ve dünyayı dönüştürmekte olduğu anlaşıldı. Eğer yağmur durmazsa, şehirler tamamen dev bir ormana dönüşecekti. İnsanlar çare bulmak için uğraşsa da yağmurun kaynağı bilinmiyordu.
Günler, haftalar geçti. Sonunda gökyüzü eski mavisine döndü. Ancak şehir, bu olağanüstü olayın izlerini taşımaya devam etti. Beton binaların yerini göğe yükselen ağaçlar aldı. İnsanlar, doğayla uyum içinde yaşamayı öğrenmek zorunda kaldı.
Ve böylece dünya, eskisinden çok daha güzel ve yeşil bir yer oldu.
