Yapay zekâya olan ilgim ve çalışmalarım nedeniyle, her zaman teknoloji lideri olarak gördüğüm Japonya’ya gitmek büyük hayallerimden biriydi. Çok heyecanlı bir gelişme oldu ve Japonya’da gerçekleşecek olan yapay zekâ kongresine katılım hakkı kazandım. Havaalanına indiğim andan itibaren her şeyi robotların yaptığını görmek beni çok heyecanlandırdı.
Toplantının başlamasına iki saat vardı ve bu sırada ben de Japonya’yı gezmeye karar verdim. Yolda gördüğüm ilk şey uçan arabalar oldu. Tekerleklerini, tıpkı uçaklar gibi içeri çekip bir hava darbesiyle uçuyorlardı. Daha sonra aynı şekilde çalışan motorları gördüm. Doğaya hiç zarar vermiyorlardı. Hayranlıkla her yeri tek tek inceliyordum ve içimden, “Türkiye’ye neden hâlâ gelmediler?” diye sorguluyordum. Apartmanlarda, daire kime aitse kapıda onun hologramı vardı. Sanki sanal bir dünya gibiydi; teknolojide çok çok ileridelerdi.
Artık kongre salonuna gelmiştim. İçeriye ilk girdiğimde beni robot hostesler karşıladı ve gezdirmeye başladılar. Her şey harika görünüyordu. Her köşede yeni bir teknoloji tanıtılıyordu. Duvarlarda içerideki bölümleri gösteren hologram haritalar vardı. Oralardan takip etmek mümkündü. Konuşmacılar, yeni tasarladıkları her şeyi bizlere sundular. Teknoloji gümbür gümbür geliyordu. Çok heyecanlıydım.
Gördüğüm her şeye bayıldım ve çok etkilendim. Aynı yılda yaşayıp da bizden nasıl daha ileri teknolojiler kullandıklarına anlam veremedim. Japonya gerçekten çok etkileyiciydi. Teknoloji kongresinde olmak da çok güzeldi. Güzel anılarla evime dönüyorum.
