Dışardan gelen sesle irkildim. Pencereye doğru koştum. Dışarıya baktığımda bahçemize düşmüş bir yıldız gördüm. Hemen bahçeye çıktım ve sordum: ”Sen kimsin?” diye. O an ”Yıldızlar konuşamaz” diye düşünmemiştim şaşkınlıktan, ama bir süre sonra cevap geldi. ”Ben Memo. Dünya’nın yakınından kayarken yönüm saptı ve Dünya’ya düştüm. ” Sonra evinin haritasını çıkardı ve uzaklığını gösterdi. Uzaklığı 9867895 km idi. Memo’yu evine götürmek için en hızlısından roket gerekiyordu. Neyse ki en hızlı roketin nerede olduğunu biliyordum. Uzaklığı ise 10 km’ idi. Zaman kaybetmeden Memo’yu arabaya kadar taşıdım. Arabayı çok hızlı sürdüğüm için polisler beni kovalıyordu. Gelmiştik ve hemen arabayı park edip rokete bindik. Neyse ki hızlı bir şekilde astronot giysimi giyebiliyordum. Uzay roketi saatte 20000 km hızla gidiyordu. Birkaç saat sonra Memo’nun evine gelmiştik. İki yetişkin yıldız endişeli bir şekilde birinin adını söylüyordu. O ad Memo’ydu ! Memo, anne baba diye roketten fırladı. Sonra Memo benimle vedalaştı ve teşekkür etti. Bana çok kıymetli bir taş verdi. Bunu saklamamı söyledi. Dünya’ya döndüğümde Memo’nun dediğini yaptım.
Yıldız Memo
(Visited 3 times, 1 visits today)
