Ünlü matematikçi Albert Einstein’ın bu dünyadayken bizlere bahşettiği nadide ve bir o kadar düşündürücü sözlerinden biri “Zaman görecelidir.” dir. Gerçekten de üzerine düşününce, Einstein’ın bu sözü boş yere söylemediği anlaşılabiliyor. Eğlenirken zaman neredeyse su kadar hızlı geçerken, sıkıldığımızda zaman sanki hiç geçmeyecekmiş gibi akmaya başlayabiliyor.
Peki, zamanı durdurabilmek mi yoksa zamanda istediğim bir yere geri dönmek mi diye sorulsa hangisini daha iyi bir seçenek olurdu? Ben şahsen zamanı durdurmayı seçerdim. Bunun temel sebebi zamanı durdurmamın asıl sebebini daha hızlı ve pratik gerçekleştirilebilecek olmam. Zamanda bir döneme zaman yolculuğu yaparken, kesinlikle göz önüne alınması gereken birden çok unsur vardır. Örneğin, o zamanın yasaları, tavırları, inançları ve öğretim şekilleri zamandan zamana değişiklik gösterebilir.
Lakin, zamanı durdurmanın elverişli olmayacağı durumlar tabii ki mevcut. zamanı durdurmak, önceden yapılması istenen nacizane dilekleri yerine getirmekte pek de etkili değil açıkçası. Her ne kadar o anda istenilen şeyi gerçekleştirmek güçlü yanlarından sadece bir tanesi olsa da geçmiş zıtlıkları ve tartışmaları gidermekte pek iyi değil. Örnek vermek gerekirse, amacı geçmişte yaşanmış tatsız bir olayı yok etmekte veya önceden gittiği bir restoranda yediği çok güzel bir hamburgeri son satışından önce yemek olan bir kişi ne yazık ki zamanı durdurarak hedefine ulaşamaz.
Önemli olanın anı yaşamak olduğunu düşünen ve savunanlardan biriyim. Dolayısı ile zamanı durdurarak o anı sonsuza dek yaşamanın mümkün olması, benim bu seçeneği tercih etmiş olmamın nedenlerinden biri. Çok sevdiğim bir anı daha fazla yaşamak bir cevher benim için. Beğendiğin zamanı tam o anda bir daha deneyimleyebilmek, geçmişteki herhangi bir konuyu iyileştirmekten çok daha iyi hissettirir.
Zamanı durdurabilmek, sadece arzu ettiğimiz şeyi anında yapabilmekle kalmayıp, unutulan şeylerin iş işten geçmeden gerçekleştirilebilmesinde önemli rol oynar. Mesela bir ödevin son gönderme gününde, son dakikada akla gelen ev ödevinin gönderilmesini, süresi sınırlı bir sorunun iyice düşünülebilmesini, yıl dönümü unutulan bir günde beklenen küçük bir hediyenin son anda alınıp karşı tarafı üzecek iken mutlu edebilmeyi sağlaması şaşırtıcı bir şey değil.
Sonuç olarak şahsi fikrim, zamanı duraksatmanın tüm bu avantajlarını, olanaklarını, ve yeterli olamadığı konuları göz önünle alarak, zamanı durdurmanın, zamanda herhangi bir döneme zaman yolculuğu yapılmasından daha verimli bir şey olacağıdır.