Zihinleri Okumak Çok İyi Değilmiş

Bir sabah uyandığımda, her şeyin farklı olduğunu hissettim. Gözlerimi açtım, odama baktım ama bir tuhaflık vardı. Annem mutfakta kahvaltı hazırlıyordu ve onun aklından geçenleri bir anda duydum. Annem “Umarım bugün geç kalmayız” diyordu.

Çok şaşırdım. Annem bana bakmadan bunu nasıl duydum?

Koşarak mutfağa gittim. “Anne, okula geç kalmayacağız merak etme” dedim. Annem şaşkın bir şekilde bana baktı. “Ben bunu yüksek sesle söylemedim ki…” dedi. İşte o zaman anladım: Ben insanların düşüncelerini okuyabiliyordum!

Okula giderken bu yeni özelliğimi denemek istedim. Otobüste bir amca oturuyordu. Onun aklından “Keşke biraz daha genç olsaydım, bu merdivenler zor geliyor” geçtiğini duydum. Gerçekten de amcanın yüzü yorgundu.

Okulda en yakın arkadaşım Elif’e bu durumu anlatmaya karar verdim. “Elif, ben insanların aklından geçenleri duyabiliyorum,” dedim. Elif gülmeye başladı ve inanmadı. Ama o gülerken ben onun içinden “ya gerçekten doğruysa?” diye düşündüğünü duydum. “Evet, doğru söylüyorsun,” dedim. Elif’in gülüşü bir anda kesildi.

O günden sonra düşünce okumam bana hem yardım etti hem de zorluk çıkardı. Öğretmenim test yaparken, “Bu soruyu kim yanlış yapacak bakalım?” diye içinden geçirdiğinde hemen dikkatimi topladım. Ama arkadaşlarımın bazen kötü düşündüklerini duymak üzücüydü. Herkesin her zaman benim için iyi düşünmediğini öğrendim.

Bir akşam babamla otururken düşündüm: “Acaba bu özelliği hep kullanmalı mıyım?” Babam bana bakmadan “Keşke oğlum bazen bu kadar meraklı olmasa.” diye geçirdi içinden. Gülümsedim. Artık anlamıştım. Her şeyi bilmek her zaman iyi değildi.

Sonra karar verdim. Bu gücü sadece gerçekten gerektiğinde kötülere karşı kullanacaktım. Çünkü insanların düşüncelerini bilmek bazen gerçekten çok kötü ve yorucu olabiliyor.

(Visited 10 times, 1 visits today)