Saniyelerle yarışıyordum, bir Mucize gerçekleşse dediğim o anda…
Her şey, gece matematik sınavına çalışırken başladı. Sınava gayet güzel çalışmıştım. Hatta 5-6 gün önceden başlamıştım çalışmaya Ancak akşam “Konuları bir tekrar edeyim.” dedim kendi kendime. Sabah, gece geç uyuduğum için zor uyandım. Hızlıca hazırlandım ve kahvaltı bile yapamadım.
Otobüse tam binecekken kapılar kapandı ve peşinden biraz koşmak zorunda kaldım. Okula vardığımda, çantama koyduğum suluğun kapağının sızdırdığını ve bütün eşyalarımı ıslattığını fark ettim. Kalemim ise artık kullanılamaz hâle gelmişti. O günün ne kadar kötü başladığını düşündüm ve neredeyse ağlayacaktım fakat yanımda oturan biri bana bir kalem verebileceğini söyledi. Ağzım kulaklarıma vardı resmen.
O gün sınıflar karıştırılmıştı bu yüzden çoğu kişiyi tanımıyordum. Yanımdaki kız çok nazik birine benziyordu. Sınav başladı ve ilk 14 soruyu rahatça çözdüm ancak 15. soruda takıldım, beni epey zorladı. Tam o sırada gözetmen “10 dakikanız kaldı.” diye duyurdu. Soruyu çözmeye çalışırken bir anda “1 dakika kaldı.” dediğini duydum ve panikledim.
Saniyelerle yarışıyordum “Bir mucize gerçekleşse!” dediğim o anda gözetmen bizden özür diledi. Bir karışıklık olmuş, aslında 10 dakikamız daha varmış! O an kendimi dünyanın en mutlu insanı gibi hissettim. Sonunda sınavdan 100 aldım. Yanımda oturan kızla da çok iyi anlaştık ve o, benim en yakın arkadaşım oldu.
