Aslında Bir Simülasyonda mı Yaşıyoruz?

Elon Musk sizin var olmadığınızı düşünüyor, ama bunu kişisel algılamayın; o kendisinin de var olmadığını düşünüyor.

Bugün çoğu kozmolog, evrenin yaklaşık 13,8 milyar yıl önce büyük patlama sırasında yaratıldığını ve giderek artan bir hızla genişlediğini düşünüyor.<span;> Onlarca yıl boyunca derlenen resim yığınları, deneysel veriler ve modeller bu açıklamayı destekleyebilir. Fakat resme yeni bilgiler eklendikçe, kozmologlar evrenin yaratılışının daha da çılgın yollarını düşünüyorlar

Ya etrafımızdaki her şey -insanlar, gökyüzündeki yıldızlar, ayaklarımızın altındaki zemin, hatta bedenlerimiz ve zihinlerimiz- özenle hazırlanmış bir yanılsamaysa? Ya dünyamız, hepimizin yalnızca bir tür karmaşık video oyunundaki karakterlerden ibaret olduğu hiper gerçekçi bir simülasyonsa ?

Simülasyon sözlük anlamında, mevcut veya önerilen bir sistemin çalışmasını taklit eden animasyonlu bir modeldir.

Simülasyon hipotezine inananlar, dünyamızın bizden teknolojik olarak daha bilgili varlıklar tarafından yaratılmış olabileceğini söylüyor.

Bizi önemseyen bir simülatör veya yaratıcı olduğu fikrine benzer şekilde, simüle edilmiş bir evreni oluşturan üstün bir varlık fikri, dünyayı yaratan bir tanrı kavramıyla paralellik gösterir: örneğin, Yaratılış Kitabı’nda açıklandığı gibi. Terrile dahil bazı düşünürler bunu “din” ile benzeştirir. Simülasyon hipotezi doğruysa; bir yaratıcı, bir mimar, dünyayı tasarlayan biri var. Bu, sadece inançtan ziyade matematik ve bilim açısından da ifade edilen eski bir fikir.

Ancak Maryland Üniversitesi fizikçisi Sylvester James Gates bir radyo röportajında ​şunları söyledi “bilim bizi görünmeyen bir varlık tarafından kontrol edilen bir ‘kukla’ olduğumuz fikrinden uzaklaştırdı. Simülasyon hipotezi, bir programcının tanrının yerini almasıyla bir ‘dine’ benzemeye başlar” dedi.

Bu hipotez matrix filminin de konusuydu.
Matrix, sizi gerçeklerden kör etmek için gözlerinizin üzerine çekilmiş dünyadır..insan zihnini özgür kılacak gerçek.
Bir şey bildiğin için buradasın..bildiğin şeyi açıklayamıyorsun. ama hissediyorsun. Tüm hayatın boyunca hissettin. Dünyada bir terslik var, ne olduğunu bilmiyorsun ama orada, zihnindeki bir kıymık gibi seni deli ediyor.

Bu düşünceye farklı bir bakış açısı ise düşüncelerimizin ve eylemlerimizin bize ait olmadığını bilmek, bizi eylemlerimizden sorumlu olmaktan kurtarabilir. Toplumsal düzenimize bu düşünceden daha fazla zarar veren bir şey yoktur.

Peki simülasyon hipotezinin doğru olup olmadığını hiç öğrenebilecek miyiz?

Hepimizin simüle edilmiş olabileceği fikri hakkında biraz düşünürseniz, bunun hayatımızı anlamsız hale getireceğini ve gördüğümüz ya da deneyimlediğimiz hiçbir şeyin “gerçek” olmadığını fark edersiniz ve bu düşünce sizi hayal kırıklığına uğratır.

İçgörü gerektiren bir soru, bir fikir hakkında düşünmek ve bu düşünceyi bilinç altında tutmak iyi bir eylem değil. Bir simülasyonda yaşıyorsak bile bunun hakkında düşünmeyip hayatımıza mutlu bir şekilde devam etmeliyiz bence.

(Visited 4 times, 1 visits today)