Cinsiyet Rolleri ve Ayrımcılık

 

Toplumsal cinsiyet rolleri aslında hep var olan ve dönem dönem değişen bir kavramdır. Peki bu toplumsal roller ayrımcılığa yol açar mı?

Toplumsal cinsiyet rolleri çoğu insan tarafından benimsense de aslında topluma bir bakımdan zarar vermektedir. Çünkü bu rollere uyan insanların kaderi doğduğu an belli olmuştur aslında. Genellikle insanlar fark etmeden bu rolleri sorgulamadan kabul ediyorlar çünkü küçüklüklerinden beri onlar bu rollere göre büyütüldüler. Peki ya onlara sorulmadan verilen bu kaderi yaşamak istemeyen insanlar? Böyle insanların her zaman üstünde katı bir baskı vardır. Onların hayatı yaşama şekilleri başkalarının  hiç düşünmeyeceği bir hayat stilidir ve insanoğlu genellikle alışık olmadığı bir şey görünce ona değişik geldiği için kabul etmezler ve içten içe korkarlar. Tabi bu korkunun altında biraz da kıskançlık yatmaktadır. Bu kıskançlığın sebebi, belki de söz konusu insanların daha özgür ve cesur görünmesidir. Kıskançlıktan dolayı onlara farklı gelen insanları eleştirmeye ve aşağılamaya başlarlar. Tabi bu eleştirici kitle sadece sokaktaki insanlar ya da tanıdıklardan oluşmamaktadır. Bu kitlenin içine politik figürlere kadar herkes girebilir. Politik figürler bu eleştirici kitlede olunca da insan istemeden kendini ülkesine ya da şehrine yabancı hissediyor. Bunlar da insanların kendilerini keşfetmesini engelliyor ve daha kötüsü toplum içi ayrımcılığa yol açıyor. Toplumsal ayrımcılık farklı şekillerde yapılabiliyor aslında. Giyim tarzı, davranışlar, etraftan duyulanlar vb.

Bazı insanlar da bu rollerin toplumu düzende tutmak için önemli olduğunu ve bu toplumsal cinsiyet rollerine uyulmazsa toplumun kontrol edilemiyecek hale geleceğini savunur ama onların görmedikleri bir tarafı var bu olayın. O taraf da toplumun genelinin yaşam standartlarına uymayan bir bireyin toplumdan dışlanması. Örneğin çoğu ülkede erkekler kadınlardan üstün görülür. Bunun ana sebebi ise toplumsal cinsiyet rolleridir. Bu cinsiyet rollerinin hakim olduğu bir ülkede çoğu zaman cinsiyet eşitliği yoktur zaten. Bu sorunun sebebi sorulduğunda ise genellikle erkek ve kadının fiziksel farklarından bahsederler. Evet, erkekler ve kadınları birbirinden ayıran fiziksel özellikler vardır ama bu bir işi sadece bir cinsiyetin yapabileceği anlamına gelmez. Ayrıca fiziksel farklardan dolayı hukukta bir cinsiyeti diğerinin üstünde tutan insanları da görürüz genellikle bu ülkelerde. Adalet sistemi bir cinsiyetin diğerine karşı üstünlüğüne göre kurulmuştur o ülkelerin. Bu ülkelere örnek olarak 2017’de cinsiyet eşitliği konusunda 144 ülke arasından sonuncu seçilen Yemen verilebilir.

Sonuç olarak toplumsal cinsiyet rolleri topluma çoğu zaman zarar verir ve cinsiyet eşitsizliğine yol açar. Daha adaletli ve huzurlu bir dünya için toplumsal cinsiyet rollerinin önüne geçilmelidir.

(Visited 13 times, 1 visits today)