Sessizlik

Bir gün gökyüzünden mavi yerine yeşil yağmaya başladı ve her şey değişti. Kimse evinden çıkmıyor dışarıyı izliyordu. Kimileri video çekip paylaşmaya çalışıyordu, kimileri telefonda sevdiklerini arıyordu.

Bu ”yağmur” yaklaşık bir saat sürdü ve sonra güneş çıktı. Hava çok güzel görünüyordu ama sokaklarda bir sessizlik vardı. Çoğu insan hala ne olduğunu anlamaya çalışırken ben dışarı çıktım. Her yer boştu. Ne cıvıldayan kuşlar ne de etrafta koşuşan çocuklar vardı. Birkaç sokak yürüdüm başka yerlerde belki dışarı çıkan vardır diye. Kimse yoktu. Evime geri döndüm. Telefonu açtığımda her yerde bu haberi görüyordum. Aradan iki ay geçmişti ama hala herkes sanki biri onları eve kilitlemişti de kimse hala, iki ay geçmesine rağmen, evlerinden çıkmıyordu. İşte o zaman anladım bundan sonra hiçbir şeyin eskisi gibi olmayacağını. Tüm işler aksamış, hastalıklar çoğalıyordu. Bir saatlik bir olayın etkisi iki ay sonra bile sürüyordu. Ne zaman düzeleceğini merak ederken bir anda ya düzelmezse diye düşündüm içimden.  Şehri terk etmek ne kadar istemesem de en mantıklı seçenek gibi geliyordu. En azından  şehir bu halinden kurtulana kadar başka bir yerde yaşayacaktım.

Eğer herkes böyle derse şehrin düzelemeyeceğini anladım o yüzden insanlara haber verdim ve belki her şeyi düzeltebileceğimizi söyledim. Öyle de oldu. Altı ay sonrasında çoğu şeyi düzeltmiştik.  Sadece şehrin eski sorunları kalmıştı. Şehirdeki insanları  bir şeyleri düzeltmek için harekete geçek gerektiğini anlamıştım. Sonrasında her şey normal gitti…

(Visited 4 times, 1 visits today)