Yüzmenin Etkileri

Yüzme sporu, uluslararası standartlarda boyutu olan (50 metre, 8 kulvar) havuzlarda bedenin kulaç ve ayak hareketlerinden başka bir yardım almadan, her yarışmacının kendi kulvarında, serbest, sırtüstü, kelebek ve kurbağa stillerinin her birinde veya dördü birden karışık olarak, 50, 100, 200, 400, 800, 1500 metrelerde bireysel veya ekip olarak yaptıkları yarışmaya denir.

 

ordu olimpik yüzme havuzu ile ilgili görsel sonucu

Vikipedi

Merhaba, ben 6 yıldır yüzücüyüm. 7 yaşımda başladığım spora bağlanmış durumdayım. Hani bırakmak isteyip bırakamadığınız bir bağımlılık olarak düşünebilirsiniz. Sinirlendiğinde direkt koştuğun, sinirini attığın yer. Suyu dövdüğün, suda  güldüğün, huzur bulduğun yer, bütün günün stresini suya bıraktığın, su şakalarının diz boyu olduğu, su kabarcıklarının altında gittiğin yer ya da ağladığının belli olmadığı yer. Benim için manevi değeri çok ayrı. Ben haftada 4-5 gün, 2-3 saat  yüzüyorum, en sevdiğim olay olimpik havuzun içinde tek olmam. Kendimi su gibi hissederdim küçükken. Serbest- sırt- kurbağalama – karışık  stillerini yüzüyorum. Kelebek, yüzemediğim ama en sevdiğim stil. Çok yorucu bir spor. Sevmek lazım. Normal haftalık programlar dışında tatillerde yoğun programlar uygulanır. Ben kendimden örnek verirsem. Ordu’da deniz kenarında havuza 500m olan bir otelde kalmıştık. Zaten Ordu’da yaşıyorduk, sadece ortam farklılığı. Her zamanki havuz, sabah saat 7.00- 8.00 arası kahvaltı, 8.00-9.00 arası sahilde yürüyüş, 9.00-11.00 arası antrenman,11.00-12.00 duş alıp üstümüzü giyinir, 500m yürüyerek otele giderdik. 12.00-13.00 arası yemek yerdik.13.00-15.00 arası otel odalarında dinlenir sohbet eder, dedikodu yapardık sonra 15.00-16.00 arasında mayomuzu giyip havuza koşardık. Saat 16.00-17.00 arasında antrenman yapardık ama 17.00-18.00 arasında su topu oynardık. Üstümüz giyinip otele koşardık. Yemek yedikten sonra otel odalarında dedikodular, şişe çevirmeceler… Bütün bir hafta böyle geçerdi.

Yarış yönüyle bakarsak 6-7 madalyam var, grupça kazanılan kupalar da var tabii. Yarış günü streslidir. Sabah saat 6’da uyanırsın protein alırsın, enerji içecekleri çanta dolusu olur. Çikolata-enerji içeceği patlama yapar, bir süre sonra başın dönmeye başlar. Kalktıktan sonra üstünü giyinirsin ve takımla birlikte şehre gidersin. Giresun’u tavsiye etmem, hava sıcaklığı 0 dereceydi donmuştuk. Üstümüzü giyinir, ısınma antrenmanı yapar, tribüne oturursun. Çağrılırsın. Sandalyeye oturursun. Sıranı beklersin herkes sırasını alır, atlama tahtasının üzerine çıkarsın, düdükler çalar sonra son düdükle yarış başlar (Enerjini sona bırakmayı unutma). Gençler tribünde değişik sesler çıkartırlar. Duymak istemezsiniz emin olun.

 

(Visited 239 times, 1 visits today)