Sonra Bir El…

Merhaba arkadaşlar, ben Mert bugün sizlere çok küçükken yaptığım bir yaramazlığı ve bunun sonuçlarını anlatacağım.

Sene 2005, o sıralar Türkiye’de bir internet kafe furyası vardı. Her çocuk her gün saatlerini internet kafede harcıyordu, ben de onlardan biriydim ve en çok o zaman yeni çıkmış olan ‘gta vice city’ oyununu oynuyordum. Bir gün babam eve geldi ve bana:

-‘Mert internet kafede zaman geçiriyorsun buna bir lafım yok ama orada lütfen tanımadığın insanlarla konuşma internet kafelerde oyunu kılığına bürünmüş olarak dolaşan madde kullanıcıları satıcıları çocuk ticareti yapan adamlar yani insan kaçakçıları gibi suçlular bulunuyor. 10-15 yaş aralığının ise onlar için hedef olduğunu bilmen lazım.’ dedi.

Ben ise yarın geçeceğim altıncı ve son bölümü düşünüyor, babamı pek dinlemiyordum. Keşke dinleseymişim.

Ertesi gün yine aynı internet kafeye aynı oyunu oynamaya gittim internet kafede hep benim yaşımdaki çocuklar vardı daha büyükler ise üst katta idi oyunuma başladım oynadım oynadım karnım acıkmış ve sırtım da ağrımıştı fakat içimdeki oyun açlığı karnımdaki açlıktan daha fazla idi. Kafenin sahibi Hüseyin abinin yanına gittim ve bir kaşarlı tost sipariş ettim yanında da ayran. Tostumu yerken gözüme bir şey çarptı. Küçük çocuklar Hüseyin abiden gizlice çikolata ve cips çalıyorlardı ben bunu çok ayıpladım. Akşama kadar oyun oynamaya devam ettikten sonra eve döndüm. Annem çok sevdiğim bir yemek olan bamya ve pirinç pilavı yapmıştı afiyetle yedikten sonra kalktım ve öğlenden anlaştığım arkadaşlarımın yanına aşağı indim. Birlikte saklambaç oynadık, ardından ise bakkaldan kola ve kız kaçıran denen patlayıcıdan aldık. Kolamızı içtikten sonra kız kaçıranı o cam şişenin içine koyup patlattık.

Eve gittim. Annem üzerimdeki barut kokusunu aldı ve hep oyunlardan dolayı çocuklar böyle şeyler yapıyor diyerek hem söylendi, hem de bana nasihatler verdi. Beni duşa soktu ardından ise ben yatmaya gittim. Gece babam ve annem konuşuyorlardı oradan duydum. Bir çocuk, oynadığı metin2 oyununda kavga ettiği adam tarafından öldürülmüştü. Buna aşırı üzüldüm ve babama hak verdim. Kim ile ne konuştuğum çok önemli idi.

İnternet kafeye gittim dün akşam aldığım kola ve kız kaçıran bugünkü harçlığımı bitirmişti. Öğlen ne yiyeceğimi bilmiyordum derken oynamaya başladım ve öğlen oldu karnım acıkmıştı. Aklıma dün gördüğüm çocuklar geldi. Hüseyin abi ortalıkta yoktu ben de almaya yeltendim ve tam o esnada  bir el usulca sırtıma dokundu. Bu Hüseyin abiydi ve bana dedi ki:

-‘Ne gerek var böyle şeylere oğlum istesen verirdim, yarın da getirirdin.’

Çok üzüldüm ve eve gittim Hüseyin Abi bundan sonra bana hep yardım ediyordu, ben de ona temizlikte falan yardım ediyordum. Hesabı böylece ödemiş oluyordum.

(Visited 66 times, 1 visits today)